FERİT ZENGİN Haber Merkezi – Olay sonrası, okul yöneticileri ve personeli tarafından “güvenliğe müdürle konuşacağını söyleyip müdürün odasına girmiş” denilen Y.K’nın iddiaların aksine elini kolunu sallayarak okulun kapısından girip direkt müdürün odasına yöneldiği tespit edildi.
Yapılan soruşturmada özel okul statüsünde olduğu için güvenlik birimi bulundurması gereken okulun, güvenlik biriminin bulunmadığı ve okul kapısının girişindeki masaya oturtulan bir personelin hem danışma hem de yetkisiz olarak güvenlik elemanı hizmeti verdiği tespit edildi. Personelin saldırgan okula girerken yerinde olmadığı da tespit edildi. Tespitler üzerine okul yönetimi ve mütevelli heyeti hakkında başlatılan adli soruşturma devam ederken, Valilik ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın da idari soruşturma başlattığı öğrenildi.
Y.K. da dün emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Ruhsatsız silahla yakalandı
Iraklı Türkmen bir ailenin mensubu olan Y.K.’nın babasının kuyumcu olduğu, annesinin kozmetik ticareti yaptığı, ailenin 2012 yılında Türkiye’ye yerleştiği öğrenildi. Y.K.’nın aralık ayında uygulama yapan devriye polis ekiplerince üzerinde bulunan ruhsatsız silahla yakalanıp gözaltına alınınca okul yönetiminin, arkadaşları ve öğretmenleriyle de sorunlar yaşayan Y.K’yı tasdikname vererek okuldan uzaklaştırdığı ortaya çıktı.
Görüntüler ifadeyi yalanlıyor
Y.K. savcılık ifadesinde aralık ayında disiplin cezaları nedeniyle annesinin okula geldiğini, odada yaşanan tartışma sırasında Müdür Oktugan’ın annesinin üzerine yürüyüp küfrettiğini öne sürdü. Y.K., cinayetten bir gün önce arkadaşları ile karşılaştığını belirterek “Oktugan’ın okulda olup olmadığını sorunca okulda olduğunu, hatta dövmemin yerinde olacağı gibi sözler söylediler. Olay aklıma geldi ve tekrar sinir oldum. 4 Mayıs’ta Gaziosmanpaşa’da 10 bin TL’ye satın aldığım tabancayla okula gitmeye karar verdim” dedi. Y.K. olay sabahı annesine börek alacağını söyleyerek evden çıktığını anlattı.
“Amacım ayaklarından vurmaktı ama kolunu havaya kaldırıp dirsek seviyesine getirince bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim” diyen Y.K. “Benim amacım öldürmek değildi, dövmekti. Daha sonra eve geçtim ve börek götürdüm. Silahı ve telefonumu Alibeyköy Barajı’na attım” ifadelerini kullandı. Savcının, Oktugan yerinde otururken bile ateş etmeye çalıştığı yönünde kamera görüntüleri olduğunu ve maktülün saldırıda bulunmadığını belirtip ifadesindeki çelişkiye dikkat çekmesi üzerine Y.K, “Bana vuracağını zannederek silahımı kullandım” dedi.