Haber: GÜLARA SUBAŞI/ Kamera: FURKAN ERDEM
Türkiye İşçi Partisi (TİP), Yargıtay tarafından Gezi Davası’nda aldığı hapis cezası onanan isimlerden TİP Hatay Milletvekili Can Atalay için ‘Özgürlük Yürüyüşü’ başlattı. Can Atalay’ın babası Mustafa Atalay, “Dün Adalet Bakanı’nın demeci var. Ona sesleniyorum. Sen eğer hukuk adamıysan hukukçu gibi davran. Devlet adamıysan devlet adamı gibi şey yap…Siyasiler, muktedirler bütün siyasi davalardan ellerini çeksinler, yargıyı bağımsız bıraksınlar” dedi.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, dün Gezi Davası kapsamında hapis cezasına mahkum edilen Can Atalay, Osman Kavala, Çiğdem Mater, Tayfun Kahraman ve Mine Özerden’in mahkumiyetlerini onadı.
Türkiye İşçi Partisi TİP Milletvekili Can Atalay’ın da bulunduğu Gezi tutuklularının tahliye edilmemesine karşı Hatay’dan Ankara’ya bugün yürüyüş başlattı.
Yürüyüşe; Atalay’ın annesi Şükran Atalay ve babası Mustafa Atalay, amcası Abdurrahman Atalay ile aile üyelerinin yanı sıra siyasi parti milletvekilleri ve temsilcileri de katıldı.
CAN ATALAY: ADALETSİZLİK SADECE DEVLETİ DEĞİL, TOPLUMU ÇÜRÜTÜR
Can Atalay’ın babası Mustafa Atalay, oğlunun gönderdiği mesajı okudu. Can Atalay’ın mesajı şöyle:
“Bizimle ilgili delil olmamasının ötesinde şiddet iddiası da yok. Biz bu olayları nasıl yaymışız herhangi bir şiddet eylemiyle bizim aramızda bir bağlantı dahi kurulamıyor. Adaletsizlik sadece devleti değil, toplumu çürütür. Dünyaya bu pencereden bakmak zorunda değiliz. Bu hukuksuzluğa bu adaletsizliğe herkesin ama herkesin itiraz etmesini bekliyoruz. Selam ve sevgiler.”
“ADALET BAKANI HUKUKÇU GİBİ DAVRAN”
Mustafa Atalay, daha sonra yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Dostlar, Gezi’de bir tiyatroya oynanıyor, oynandı hala da devam ediyor. Şiddet diyorlar delili yok. Kaybettiğimiz çocukların faili diyorlar, yargılama yok. FETÖ’cü polislerin savcıların meydana getirdiği dosyada iki defa beraat ediliyor. Üçüncü cezanın alındığı şeyde ne sorgu ne belge hiçbir şey yok. Dün Adalet Bakanı’nın demeci var. Ona sesleniyorum. Sen eğer bir hukuk adamıysan hukukçu gibi davran. Geçmişten dayanarak söylüyorum. Devlet adamıysan devlet adamı gibi şey yap. En azından konuştuğun konularda okuyamıyorsan birisini görevlendir sana özetlesin. O konuda özürün varsa şey yapsın… Siyasiler, muktedirler bütün siyasi davalardan ellerini çeksinler, yargıyı bağımsız bıraksınlar. Son sözüm de şudur Yargıtay üyelerine de ceza veren mahkeme heyetine de şöyle çağrı yapıyorum: Verdikleri karardan bir müddet sonra aynaya bakabilecekler mi? Yarın bir gün çocuğu veya torunu bu davayla ilgili dedem varmış, babam varmış dediği zaman yüzü kızarmayacak mı, kalbi titremeyecek mi? Güzergahtaki bütün demokratlara amasız, nedensiz, niyesiz bu yürüyüşe katkı vermeleri çağrısını yapıyorum.”
